APPLE ve Tedarik Zinciri Başarısı

Merhabalar, Yabancı kaynaklardan derleyeceğim “Endüstri Mühendisi Eli Değince” yazı dizimin ilk basamağını bugün Apple ile atıyorum. Çoğu Endüstri Mühendisiliği öğrencisinin düşüncesinde ileride bir müdürlük veya CEO olma olayı vardır. Ancak, diplomadan ziyade öğrendiklerimizi kullanabiliritemiz bu yolda çıkacağımız basamakları önümüze koyacaktır. Bunları anlamak ve gerçek örneklerle anlatma adına Apple ı ele alalım.

Jony Ive

Yaklaşık 7 yıl önce Apple tasarım gurusu Jony Ive, yeni üretilecek MacBook’ lar için yeni bir özelliği cihaza eklemeye karar verir. Bu özellik de Ekran üzerinde yeşil ışık yanan küçük bir nokta: Bilgisayarın alüminyum kasasının içinden, kameranın açık olduğunu belirtmek için yanan bir ışık.

Jony Ive, imkansızın ne kadar imkanlar dahiline getirebileceklerini araştırma adına üretim ekiplerini ve imalat-malzeme uzmanlarını çağırır. Ekip, insan gözünün neredeyse görünmez ama ışık geçecek kadar ve alüminyum üzerinden geçebilecek kadar büyüklükte delikler açılabilecekleri bir lazer teknolojisini keşfetti.

Apple’ ın bu çözümü sağlayabilecek büyük hacimlerdeki lazer ihtiyacı doğal olarak sorun oldu. Takımın uzmanları ABD’ de bir firmanın bu lazerleri mikro çip üretiminde kullandığını ve ufak birkaç ince ayardan sonra da bu sistemin kendileri için kullanılabileceğini buldular. Her makina için ücret 250.000 $ kadardı. Apple, Macbook, Trackpadler ve kablosuz klavyelere bu teknolojinin uygulanabilmesi için gereken teknolojiyi yapma adına satıcıyla yüzlerce satın alınması konusunda anlaşmaya varıldı.

Çoğu Apple müşterisi için bu yenilik belkide farkedilmemiştir bile ama bu yenilik Apple için çok büyük bir strateji doğurdu oda “işletme”. Bu dünyanın sıradışı üretiminde, tedariğinde ve lojistiğinde Steve Jobs’ un güvenini yakalayarak  şuan ki Apple CEO su bir Endüstri Mühendisi Tim Cook hemen sivrildi. Apple, bir düzine eski çalışanı röportajıyla, tedarikçi yöneticileriyle ve yönetim uzmanlarına tanıdık işletme sistemiyle kapalı bir ekosistem kurdu. Bu ekosistemde, işletme bütün tedarik zinciri parçalarına kontrol uygular, dizayndan parekendeciye kadar. Bu hacim büyüklüğü ile Apple parçalar üzerilerinde, üretim kapasitesinde ve hava taşımacılığında büyük indirimler elde etti. Bu konuyu Hewlett Packard tedarik zinciri şefi Mike Fawkes şöyle açıklıyor:

“Ürün İnovasyonunda ve pazarlamada Apple, için değerli şey işletme yönetimidir.”

Apple, böylece görülmemiş bir işletme becerisi seviyesine ulaştı. Bu yükselen işletme tarzı, Apple’ a firmanın “karlılığını sömüren stoklar” olmadan etkili ürün piyasaya sürmesini sağladı. Firmanın, iPad lerinden % 25 kar marjı elde ederken, yüksek fiyatlara satması, bir kaç firma tarafından pazara ortak olunması ve pazarın elden kaçabileceği endişesiyle eleştiriliyordu. Ama Apple bunu iTunes ile çözdü.

Tedarikte Havacılık

Apple, aslında 1997 Steve Jobs’ un Apple’ a dönmesiyle tedarik zinciri yönetiminde inovasyona başladı. Zaten o yıllarda, bütün bilgisayar üreticileri tedariklerini  hava yoluna göre çok ucuz olması sebebiyle deniz yoluyla sağlıyorlardı. Bir kargo firmasında uçuş düzeniyle ilgilenen Johny Martin, yeni nesil iMac lerin noel hediyesi dönemine yetişmesi için Apple’ ın Steve Jobs yönetiminde hava kargosu için 50 milyon dolar ödediğini söylüyor. Compaq gibi lojistik konusunda özürlü olarak adlandırılan firmalar ancak bu olaydan sonra, hava taşımacılığı konusunda fiyat teklifi istediğini belirtiyor. Ayrıca, 2001 de satışa sunulan iPod’ larda benzer şekilde Apple, uçakta taşınırken küçük paketlerin kullanımı Çin’ de ki fabrikadan müşterilerin kapısına direk ürünün deniz yoluyla nakledilmesinden ekonomik hale geldiğini farkediyorlar. Apple’ in bir ürününün siparişinden birkaç gün sonra kişiye ulaşmasını Apple websitesinden süreç olarak izlenebilmesi de kullanıcılarda büyük şoklara sebep olmuş denebilir. Finlandiya’ da bir arkadaşım, Türkçe klavye istediği için Macbook’ unun üretimden sonra Çin-Almanya-Danimarka-Finlandiya rotasını izleyişini takip etmişti.

Uzun Vadeli Strateji

Mantıken, boşa gözüken harcamalar, uzun vadede getirdiği yararların Apple tedarik zincirinde bu kurumsallaşmış karar mekanizması, Dizayn konusundan başlıyor aslında. Bunuda ilk baştaki anlatımda Ive den örnekleyebiliriz. Ive ve takımı, yeni teknolojiler için, aylarca tedarikçilere ve üreticilere yakın olup o ince ve ufak detayları yakalama adına firma dışında otellerde vs yaşayıp çalışmalarını sürdürüyorlar. Mesela, MacBook ların unibody shell dedikleri, aliminyum parçasından yapılan o dizayn için Apple tasarımcıları, tedarikçilerle yeni eküpmanı oluşturmak için çok yoğun çalışmışlar. Birkaç ürüne odaklanmak, küçük özelleştirmeler firmaya çok büyük avantajlar sağlıyor. Gartner tedarik zinciri analisti Matthew Davis bu sistem için aynen şunları söylüyor:

“Apple, çok tümleşik bir stratejiye sahip ve bu stratejiyi işletmenin her alanına uyguluyorlar”

Aynı zamanda kendisi Apple’ ı son 4-5 yılın Dünya’ nın en iyi tedarik zincirine sahip olduğunu söylüyor.

Tedarikde Rakipler

Üretime gitme zamanında ise Apple’ ın çok büyük bir silahı var. Oda 80 Milyar $ dan  fazla nakit ve yatırımlar olarak söylenebilir. 2011′ den 2012 geçişte tedarik zinciri üzerinde sermaye harcamalarını 2 katına planlanması bunun bir örneğidir mesela. Bu taktik Apple için uygunluk ve düşük fiyatlar sağlıyor bazen de başka firmalar için limitler oluşmasını sağlıyor. Haziran 2010 yılında iPhone 4′ ün piyasaya sürülüşü öncesi, HTC gibi rakipler, ihtiyaçları kadar ekran satınalamadılar. Çünkü, ekran  üreticileri, Apple siparişleri sebebiyle tamamen dolulardı.

Bir Apple Tedarikçisi için hayat, yüksek hacimli işlerden dolayı gerçekten kazançlı ama olumsuz şartlar sebebiyle çok ağrılı da. Mesela, Apple dokunmatik ekran için fiyat teklifini tedarikçiye sorduğu zaman, malzeme ve işçilik maliyetleri, ve kendi öngörülen kar ilişkin tahminleri de dahil olmak üzere, üreticinin teklifi ayrıntılı bir muhasebe hesabı gerektirir.Bir tedarik olayında, Apple’ ın tedarikte bazı malzemelerde 90 gün kullanıldıktan sonra ödeme yapmasını tedarikçi etik bulmasa da firma olarak ilişkilerin bozulmaması adına sessiz kalıyorlar. Apple’ ın üretim de ki kontrol aşamaları da çok sıkıymış. Kameralarla izlenen sistemde Çin’ de ki fabrikalarda muhasebe aşamasından her aşamaya izlenme olayı çok önemseniyormuş.

Tim Cook

Apple’ ın bu inanılmaz kar marjı, 2011 son çeyreğinde %40 ve bunu diğer rakip donanım firmalarına baktığınız zaman % 20, %10 a karşı başarmış durumdalar. Tim Cook’ un altında bu işletme tarzına odaklanma işletmenin bir parçası olarak devam ediyor tabiki. Tim Cook, iş arkadaşları tarafından “Zamana karşı yarışan adam” olarak tanımlanıyor ve tedarik zincirini bir silah olarak kullanması üzerinde duruyorlar. Cook’ un felsefesi de “Kimse ekşi süt almak istemez!”

Tim Cook’ un Apple kadrosunda CEO luğa geliş sürecinde bu sistemin başında olması yatıyor denebilir. Kendisi Auburn Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünü bitirmiştir. 1998 yılında Duke Üniversitesi’nde MBA eğitimini tamamlamıştır.

Kaynaklar:

http://edition.cnn.com/2012/10/04/tech/innovation/apple-tim-cook/index.html

http://www.mba-online-program.com/apples-ceo-tim-cook-is-an-mba-success

http://www.huffingtonpost.com/2012/09/22/apple-supply-chain-tim-cook_n_1905674.html

APPLE ve Tedarik Zinciri Başarısı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön