Edinburgh Gezisi

Edinburgh

İngiltere’ ye giderken alınan vize Birleşik Krallık adı altında alınır, buda Birleşik Krallık ülkeleri olan Galler, İskoçya, Kuzey İrlanda, İnigltere’ ye vize alınması anlamına gelmektedir. Bende, öğrenciler için farklı ülkelere geziler düzenleyen UK Students turu için İskoçya gezisine yer ayırttım. Bournemouth’ da yani İngiltere’ nin Güney’ inde olmam gezinin 8 saat olması anlamına geliyordu. Bu tur gezileri otobüs ile düzenliyor ve Cuma Akşam yola çıkılıp, Pazartesi akşam evimizde olacak şekilde bir program hazırlıyorlar.

Yolculuğa başladık ve Cuma’ yı Cumartesi’ ye bağlayan gece otobüste uyuduk. Cumartesi ise Edinburg’ a varmış olduk. Şehiri anlatan rehberimiz eşliğinde gezmeye başladık. Şehir gerçekten tarihi dokusu ile beni çok etkiledi ve şehir çok düzenli mimarize edilmiş. Ülkenin 2. büyük şehri ama başkenti konumunda. Tarihi doku ile alış-veriş mağazaları bir cadde üzerinde karşılıklı yerlerini almışlar. Sağ taraftan gidip, alış veriş mağazalarını görüyoruz. İskoçya’ ya özel şeyler sadece iskoçya mağazalarıda bulunuyor. Diğer mağazalar, markasından tarzına tamamen İngiltere’ deki mağazalar ile eş durumunda. İskoçya’ nın eteği, tulumu,  % 100 kaşmir şalları çok meşhur. Genel olarak her 200 metrede bir bulunan bu iskoçya mağazalarının birbirinden farklı ürünler sattığı söylenemez. O nedenle arka sokaklarda turistlerin daha az bulunduğu yerlerde şalları ucuza bulabilmektesiniz. Cadde boyunca  mağazaların karşısında eğere geziye kale tarafından başlamdıysanız solunuzda Edinburg’da Iskocya Milli Galerisi, İskoç Anıtı, Tren İstasyonu( Edinburgh Waverley) nu göreceksiniz. Ayrıca, bu caddenin adıda Prencess Street’ tir. Milli Galeriden hemen sonraki yol ile kaleye gidilmektedir.  Kaleye çıkılan yokuştan sonra karşınıza gelen  “Royal Mile” Caddesi bir çok mağazaraya ve tarihi esere ev sahipliği yapmaktadır. Bu cadde üzerinde, şehirdeki mevcut tulum sesi 5 katına çıkmaktadır. Her taşın önünde, bir tulum sanatçısı, bir tiyatrocu bulmaktasınız.  Bende, cesur yürek ile fotoğraf çektirdim. Aramızda geçen konuşma ise

– Where’re you from?

-Turkey

-Yeah! Ottoman Empiere

şeklinde oldu. Hafif şaşkın biçinde gezimize devam ettik.  Kaleden aşşağıya doğru caddeyi gezmeye başladık. Sağ tarafınızda, St Giles Katedrali – ana presbiteryan kilisesi olacak ardından Edinburg Universitesi gelecek. Caddenin bitimine kimse gitmesede orada bir çok ünlü kafe ve mağazayı görebilmektesiniz. Cadde sonuda , geziye başladığımız yerin 300 metre doğusu anlamına geliyor. Yapılan düğün sebebiyle adını göremediğim bir kilisede orada mevcut. Yazımın sonunda şunu eklemek isterim .Edinburgh bu adada gördüğüm en güzel şehirdi:)

Edinburgh Gezisi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön